Soykırıma, sürgün ve yerinden etme planlarına direnen Filistinli kadınlara selam olsun!
Filistinli kadınlar özgürlüğün, vatanın ve gelincik çiçeklerinin ezgisidir..
Kahraman halkımız…
8 Mart’ta dünya halkları, kadınların özgürleşme ve ilerleme mücadelesindeki merkezi rolünü takdir etmek, adaletsizlik, baskı ve sömürüye karşı verdikleri uzun soluklu mücadeleyi onurlandırmak için Dünya Kadınlar Günü’nü kutlamaktadır.
Ancak Filistin’de bu gün çok daha derin ve acı verici bir anlam taşımaktadır. Çünkü Filistinli kadın, siyonist ölüm ve yıkım makinesine karşı direnişin ve mücadelenin sancağını taşımakta, esaretin, şehadet ve yaralanmanın yükünü omuzlamakta, şehit annesi olarak vatanın yaralarını yüreğinde taşımakta ve direniş ateşini harlamaktadır.
Aziz halkımız…
Gazze Şeridi’nde ve Batı Şeria’da Filistin halkına karşı devam eden siyonist soykırımın gölgesinde, Filistinli kadınlar kahramanlığın timsali olarak katliamlara, öldürmelere, yerinden edilmeye ve sürgünlere göğüs germekte, var olma mücadelesi vermekte, vatanı, evlatları ve özgürce, onurlu bir şekilde yaşama hakkı için savaşmaktadır.
Filistin Halk Kurtuluş Cephesi olarak, bu önemli vesileyle şu hususları vurguluyoruz:
- Gerek kan ve can pahasına büyük bedeller ödemeye devam eden direnişçi ve kuşatma altındaki Gazze’de, gerek devrim ateşinin yandığı Batı Şeria’da, gerekse sürgün ve diasporada siyonist söküp atma ve zorla göç ettirme planlarına karşı dimdik duran Filistinli kadınlara en derin saygılarımızı ve selamlarımızı iletiyoruz.
- İşgalin Filistinli kadınlara yönelik işlediği suçlardan sorumlu tutulması için uluslararası arenada mücadelenin yükseltilmesi, işgal liderlerinin savaş suçlusu olarak uluslararası mahkemelerde yargılanmasının sağlanması gerekmektedir.
- Filistin kadın hareketinin, ulusal ve toplumsal özgürlük mücadelesindeki rolünün güçlendirilmesi, kadının direnişini destekleyen tüm mücadele alanlarına katılımının teşvik edilmesi ve her türlü ayrımcılık ve baskıya karşı durulması elzemdir.
- İşgalin suçlarını ifşa etmek ve Filistinli kadınların özgürlük, onur ve adalet hakkını savunmak için Arap ve uluslararası kadın hareketlerinin çabalarını birleştirerek küresel bir direniş cephesi oluşturulmalıdır.
Ey halkımız…
Kahramanlar yetiştiren, direnişçileri büyüten Filistinli kadınlar, halkımızın özgürlük, geri dönüş ve bağımsızlık mücadelesinin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu nedenle, saldırganlık sona erene, vatanımız ve halkımız özgürlüğüne kavuşana ve Filistin’in nehirden denize kadar bağımsız devlet olarak kurulmasına dek mücadelemiz sürecektir. Kadın haklarının eksiksiz bir şekilde güvence altına alındığı, özgür, demokratik, adil ve eşit bir toplum inşa edilene kadar direnişimiz devam edecektir.
Yaşasın direnen ve mücadele eden Filistinli kadınlar!
Yaşasın mücadelenin, meydan okumanın ve direnişin günü 8 Mart!
Özgürlük ve onur yolunda hep birlikte…
Filistin Halk Kurtuluş Cephesi